turizmhaberajansi.com

Gün içinde enerjik hissedebilmek için dikkat edilmesi gerekenler…

Beslenme uzmanları, kalorilerin vücudun temel enerji kaynağı olduğunu, ancak seçilen yiyeceklerin bu enerjinin kalıcılığını doğrudan etkilediğini vurguluyor. Dengeli tabaklar uzun süreli bir enerji sağlarken, fazla şekerli ve işlenmiş gıdalar ani yükseliş ve düşüşlere yol açarak kişiyi yorgun ve halsiz bırakabiliyor.

GÜÇLÜ BİR KAHVALTI ÖNEMLİ!

Uzmanlara göre kahvaltı, gece boyunca süren açlığı sonlandırıyor ve beyin ile kasların ihtiyacı olan glikozu yeniden kazandırıyor. Protein ve lif açısından zengin bir kahvaltı, hem kan şekerini dengeliyor hem de sabah ortasında yaşanan enerjisizlik hissini önlüyor.

Yumurta, yoğurt, yulaf, tam tahıllı ekmek ve taze sebzeler uzmanların en çok önerdiği kahvaltı seçenekleri arasında yer alıyor. Kahvaltıyı atlayan kişilerin gün içinde daha çabuk yorulduğu, dikkat dağınıklığı yaşadığı ve öğünlerde daha fazla yeme eğiliminde olduğu belirtiliyor.

DOĞRU KOMBİNASYONAR ENERJİYİ KORUR

Enerjiyi gün boyu dengede tutmanın en önemli yollarından biri, besinleri doğru şekilde eşleştirmek. Uzmanlara göre her öğünde karbonhidratların yanına protein ve sağlıklı yağ eklemek gerekiyor. Bu sayede kan şekeri daha yavaş yükselip düşüyor ve enerji istikrarlı bir şekilde korunuyor.

Örneğin elma ile fıstık ezmesi, tam tahıllı tostla yumurta ya da yoğurtla fırınlanmış patates hem anlık enerji sağlıyor hem de uzun süre tok tutuyor. Buna karşılık sadece rafine karbonhidratlardan oluşan yiyecekler (örneğin simit veya hamur işleri) enerjiyi kısa sürede yükseltip hızlıca düşürüyor.

PROTEİN İÇERİKLİ ATIŞTIRMALIKLAR UZMANLAR TARAFINDAN ÖNERİLİYOR

Uzmanlar, öğle sonrası enerji düşüşlerini engellemenin en etkili yollarından birinin doğru atıştırmalık seçimi olduğunu belirtiyor. Yapılan araştırmalar, en az 10 gram protein içeren atıştırmalıkların hem daha uzun süre tok tuttuğunu hem de günün ilerleyen saatlerinde aşırı yemeyi engellediğini gösteriyor.

OĞRU BİR TABAK DENGESİ KURMANIN YOLU…

Enerjiyi korumanın bir diğer yolu da tabak dengesini doğru kurmak. Uzmanların önerdiği öğün şablonu şu şekilde:

1 su bardağı lifli karbonhidrat (kinoa, tatlı patates, meyve)

yaklaşık 100 gram protein (tavuk, balık, baklagiller, yumurta)

1 su bardağı sebze (yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, biber)

çeyrek fincan sağlıklı yağ (avokado, fındık, zeytinyağı)

Bu oranlar, karbonhidratlardan hızlı enerji, proteinlerden sabit enerji, yağlardan ise uzun süreli enerji almayı sağlıyor. Uzmanlara göre yemeklerde çeşitlilik de oldukça önemli; her hafta farklı sebze, tahıl ve protein seçenekleriyle menüyü renklendirmek hem besin alımını hem de motivasyonu artırıyor.

MAKRO BESİNLERİN ÖNEMİ

Karbonhidratlar, proteinler ve yağlar birlikte çalıştığında vücuda kesintisiz enerji sağlıyor. Uzmanlar, karbonhidratların beyin için öncelikli yakıt olduğunu, kompleks karbonhidratların ise lif içeriği sayesinde enerjiyi daha istikrarlı kıldığını vurguluyor. Proteinler kan şekerini dengelerken aynı zamanda kas onarımına destek oluyor. Sağlıklı yağlar ise uzun süreli enerji sağlıyor ve vitamin emilimini kolaylaştırıyor.

Bu üç besin ögesinden herhangi birini aşırı kısmak ise yorgunluk, odak kaybı ve besin eksikliklerine yol açabiliyor.

SUSUZLUĞA DİKKAT

Beslenme uzmanlarına göre, hafif dehidrasyon bile yorgunluk ve dikkatsizliğe sebep olabiliyor. Bu nedenle vücut ağırlığının yarısı kadar sıvı tüketilmesi ve gün içine dengeli olarak dağıtılması öneriliyor. Ayrıca salatalık, portakal ve karpuz gibi su oranı yüksek besinleri öğünlere eklemek sıvı alımını destekliyor.

Exit mobile version