İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 104’üncü yıldönümünde koltuğunu 3. sınıf öğrencisi Ali Selim Metli’ye devretti. İmamoğlu, “Çocuklarımızın, büyüklerin tahmin ettiklerinden çok daha fazla zeki, çok daha anlayışlı, çok daha farkında olduklarını biliyorum” dedi.
İmamoğlu, 23 Nisan’da koltuğunu Ali Selim Metli’ye devretti
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 104’üncü yıldönümünde koltuğunu, Zeytinburnu Haluk Ündeğer İlkokulu 3. sınıf öğrencisi Ali Selim Metli’ye devretti.
Başkan Metli’nin ilk talimatları, “Bütün okullarda öğrenci dolapları yapılmasını istiyorum. Çünkü, çantalarımızı taşımakta zorlanıyoruz. Bir de okullarımızda yemekhaneler olmasını istiyoruz. Bize de gelişmemizde yardımcı olmanızı diliyoruz” oldu.
Metli’nin talimatlarını alan İBB Destek Hizmetleri Dairesi Başkanı Barış Yıldız, konuyla ilgili çalışmaların başlatılacağını belirtti.
İBB’nin Saraçhane’deki ana yerleşkesindeki Başkanlık makam odasında gerçekleştirilen sembolik devir-teslim töreninde öğrenciler Melike Eslem Mungan, Miraç Kartal Akdağ, Eylül Avcı, Hira Nur Kökcür ve Sinan Koç ile okul müdürü Mücahit Çatal ve görevli öğretmen Işıl Köktürk de hazır bulundu.
Öğrenciler ve öğretmenlerle tek tek tanışıp bayramlaşan İmamoğlu, koltuğu ve sözü, “yeni Başkan” Metli’ye bıraktı. Başkan Metli, öğrenci olarak yaşadıkları en önemli sorunları, “Öncelikle, ben ve arkadaşlarım, okula giderken çantalarımızı taşımakta zorlanıyoruz. Bu yüzden tüm sınıflarımızda, çantalarımızı ve eşyalarımızı koymak için, öğrenci dolapları istiyoruz. Ayrıca, tüm okullarda yemekhaneler olmasını diliyoruz ve bizim gelişmemize destek olmanızı diliyoruz” sözleriyle dile getirdi.
Metli’nin saptamalarının çok değerli olduğunu kaydeden İmamoğlu, bu konulardaki görüşlerini şu sözlerle aktardı:
“İki açıdan yaklaştın olaya. Bir tanesi, günlük konforunuzu daha iyi hale getirmek için okul çantalarınızı, okuldaki dolaplara yerleştirip, ihtiyaç duyduklarınızı eve taşıyıp, duymadıklarınızı orada bırakıp, böyle değişerek, daha az ağırlıkta çantalarınız olsun istiyorsunuz. Dolap ihtiyacınız var anladığım kadarıyla sınıflarda ve bu konuda talep açıyorsunuz. Ama benim anladığım kadarıyla, sadece okulunuz için değil de genelde her okulda bunun da olmasını diliyorsunuz. Hem kendi okulunuzda ama bütün öğrencilerin de böyle bir ihtiyacı olduğunu ifade ediyorsunuz. Harika. Biz duymuş olduk bunu.
Biz de çünkü okullara destek olma gayreti içerisinde bir kurumuz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak, bir Başkan olarak sizden duyduğumuz bu tavsiyeye, gittiğimiz her okulda mutlaka bakacağız sevgili Başkanım. Elimizden gelen itinayla, mutlaka yerine getirmeyi de kendimize sorumluluk olarak kabul ediyoruz. Bu konuda okulunuzda da bir gözlem yapmak için arkadaşlarımı yönlendireyim. Olur mu? Okullara yemekhane yapılması meselesini de çok önemsedim. Çünkü çocuklarımızın, özellikle sizin yaşlardaki çocuklarımızın gıda yönünden eksik kalmalarını hiçbirimiz istemeyiz. Özellikle, ilkokul ve ortaokul seviyesindeki okullarımızın beslenmeyle ilgili hem desteklenmeleri hem de bazı okullarda eğer eksik varsa, yemekhane veya yöneticilerimizin uygun gördüğü şekliyle, anladığım kadarıyla çocuklarımızın mutlaka daha iyi gıda almalarının sağlanmasını da istiyorsunuz.”
“SİZİN KAZANDIĞINIZI DUYUNCA HAVALARA UÇTUM”
Öğrencilerden Hira Nur Kökcür de söz alarak, duygularını, “İlk önce Atatürk’e, bu güzel bayramı bize armağan ettiği için ona çok teşekkür ediyorum. Biz çocuklar olarak, sizden güzel bir gelecek istiyoruz. Bütün çocukların bayramı kutlu olsun” şeklinde aktardı.
Kökcür’ün, “Bir de benim bütün ailem, sizi çok seviyor. Seçim olduğu gün -televizyonlarda çıkmıştı ya- duyunca sizin kazandığınızı, havalara uçtum” sözlerinin ardından yeniden söz alan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Hepinize çok hayranım, onu söyleyeyim. Çünkü çocuklarımızın, büyüklerin tahmin ettiklerinden çok daha fazla zeki, çok daha anlayışlı, çok daha farkında olduklarını biliyorum. Çok şey öğreniyorum sizden. Size baktıkça, kendime çekidüzen veriyorum. Çünkü, size layık olmak kolay iş değil. Çocuklarımızın bu hem zekiliğine hem öngörülü olmalarına hem toleranslı olmalarına, böyle hoşgörülü olmalarına bayılıyorum. İnşallah o güzel duygularına layık olurum.”